Atasözleri

Kürt atasözleri

  • “Arkadaş arkadaş” diyen arkadaşın ardından gitme.
  • Aç olan aş, tok olan aşk ister.
  • Adam gibi çalış, aslan gibi ye.
  • Ağacı kemiren kurt ağaçtan olmasa ağaç kurtlanmaz.
  • Ağacı kökünden kesme.
  • Ağanın malı gider, uşağın canı yanar.
  • Ağız ve dişlerin arasına düşen söz, kentleri memleketleri dolaşır.
  • Ağız yer, yüz utanır.
  • Ah yaşlılık, ah körlük; ölüm yoksulluktan iyidir.
  • Aklı hafif olanın yükü ağır olur
  • Alışmışları alıştırma, alıştırdın mı da ses etme.
  • Allah birisinin işini bozarsa dişi sütlaçta kırılır.
  • Allah nohutu dişsize verir.
  • Allah olsun, kimse olmasın.
  • Ana kız kavga ettiler, akılsızlar inandı.
  • Ana sütündeki kurt ölüme kadar.
  • Anamın dostu bir tane olsaydı onu badem içiyle beslerdim.
  • Arkadaşın yarası, kaya yarığı gibidir.
  • Arkadaşına kazdığın kuyuya bir gün kendin düşersin.
  • Aslan aslandır, dişisi erkeği fark etmez.
  • Aslan ölünce adı, inek ölünce postu kalır.
  • Aşık birine sormuşlar; “Neden ağlıyorsun? demiş ki; “Sonraki gülüşler için.”
  • Atı yok ahır yapıyor.
  • Atasözleri taşlardaki nakışlar gibidir.
  • Ateş iyi de külü olmasa.
  • Babasız kız susuz dağ gibidir.
  • Bahtı tahta değişmem.
  • Bal çalanı arı sokar.
  • Baltanın sapı ağaçtan olmazsa ağaç devrilmez.
  • Bana düşman olmayan kurt bin yıl yaşasın.
  • Başı aşan su; ha bir karış olmuş, ha dört parmak.
  • Başkasının atına binek adam her daim yayadır.
  • Başkasının atına binen hep yayadır.
  • Başkasının kuzusu bize koç olmaz.
  • Bazen insan annesinin sevgilisine baba der.
  • Bekir’in dükkânı; iki kalıp sabun, dört torba tuz.
  • Belâ yiğidin başına gelir.
  • Beleş, leş gibidir.
  • Benim dediğim ne kavalımın dediği ne.
  • Benim olmayan isin yeli üzerimden geçsin.
  • Beraberken devamlı güldüğün insanın yanında olmaktansa, yanında bazen de ağladığın insanın yanında ol.
  • Bıyık kedide de vardır.
  • Bir ayıdan iki post çıkmaz.
  • Bir buzağı bir inek sürüsünün adını kirletir
  • Bir dağa ateş düşerse, kuru ile taze beraber yanar.
  • Bir ekmeğin fazla gitse de ekmeğini usta ekmek pişiricisine ver.
  • Bir eylem, binlerce söyleyişten iyidir.
  • Bir günlük aslan ol, bir yıllık tilki olma.
  • Bir günlük onurlu yaşam, yıllarca boyun eğip kölece yaşamaktan iyidir
  • Bir günün boğası olayım, yüz günün ineği olmayayım.
  • Bir iplik olmuyor, iki iplik geçmiyor.
  • Bir kadının gönlü bir tasa düştü, yedi yıl birlikte dolaştırdı.
  • Bir parça lokma için düşme.
  • Biz diyoruz babamız açlıktan ölüyor, o diyor niye ona bir pilav yapmadınız.
  • Boyuna posuna baktı altınla aldı, örtüsünü kaldırdı kel çıktı.
  • Bu hamur daha çok su kaldırır.
  • Bulaşıcı hastalık Sam’dan geldi, eceli gelenler öldü.
  • Bütün renkler aynı hızda kirleniyordu. Birinciliği beyaza verdiler.
  • Büyüklerin dediğini yapmayan pişman olur
  • Cehennemi görmezsen cennet sana tatlı olmaz.
  • Ceylandan daha atiği yoktur ancak o bile nasibinden öteye geçemez.
  • Cömerdin malıyla cimrinin malı aynı oranda harcanır.
  • Çıranın köre, davulun sağıra yararı yoktur.
  • Çingenenin falı birdir, atar tutturur.
  • Çirkin kadın göz ağrıtır, güzel kadın gönül ağrıtır.
  • Çobanın gönlü isterse tekeden süt çıkarır.
  • Çocukların karınları söz doludur ama dilleri dönmez.
  • Çoktan çok gider, azdan az.
  • Çorba taşarsa kepçenin değeri para etmez.
  • Dam delikse dam dibi ıslaktır.
  • Dedi: Babanı süvariler mi yoksa yayalar mı öldürdü?”, “Dedi: Öldürüldükten sonra ha süvari, ha yaya, ne fark eder”
  • Değirmen sırası evde beklenmez.
  • Deliden değil, salaktan kork.
  • Deliler deli değil, onlara inananlar delidir.
  • Delinin değirmeni kendi kendine çalışır.
  • Deniz itin ağzıyla haram olmaz.
  • Derler ki sen yola çıkınca kaza bela birlikte yola çıkar.
  • Dışarıdan yardım umanın vay haline.
  • Dilencilik ve utangaçlık olmaz.
  • Dilini kes ki yer edinebilesin.
  • Doğru kişinin külahı hep yırtıktır.
  • Doğru söz insana hoş gelmez.
  • Dolaba ne koyarsan onu alırsın.
  • Donsuz dolaş fakat boynunu zalimlerin önünde eğme.
  • Dünya bir güldür, kokla ve arkadaşına ver.
  • Dünya dünya oldukça, kurdun gözü koyundadır.
  • Dünyaya danış, aklına göre yap.
  • Düşmanın bir karınca bile olsa hesabını yap ((önlemini al)).
  • Eğri çizgi yaşlı öküzdendir.
  • Ekmek ve soğan olursa hastalık çekememezliktir.
  • El aleme balıkçı kendine kaplumbağacı
  • Elekle su toplanmaz.
  • Elleriyle bırakıp, ayağı ile ardına düştü.
  • En büyük iyilik bilgidir.
  • Erkek bir kaynaksa kadın bir havuzdur, havuz çatlaksa kaynaktan gelen su birikmez.
  • Erkekler korkudan pustu, kadınlar yardıma koştu.
  • Eşeğim gitti sefere geri geldiğinde hala aynı eşekti.
  • Eşeğin kuyruğu gibi ne uzuyor ne kısalıyor.
  • Eşek ölme bahar geliyor.
  • Eşekten, eşek doğar.
  • Et yiyen kartallar eğri gagalı olur.
  • Ev evindir ancak mutfak tarafına gitme.
  • Ev üstünde ev olmaz.
  • Evde çok kadın (hanım; Örnek: gelin, kayın valide vs.) varsa o evin düzeni kökten bozulur.
  • Evimiz sopamızda, sopamız omzumuzun üstündedir.
  • Evin avlusunun otu acıdır.
  • Evin kedisi, evin köpeğinden korkmaz.
  • Evini yedi kere aramadıkça, birilerinin günahını alma.
  • Ey kırlangıç hacca selam söyle.
  • Fakir kendini asmaya gitti, zenginlerin ipte sallandıklarını gördü.
  • Fakirler ekmek derdindeler, Ağa ise; keyif ve şenlik derdindedir.
  • Gebe olsun da ne zaman doğurursa doğursun.
  • Gelin atın üzerinde gelir. Ancak kime kısmet olacağını kimse bilmez.
  • Gerçek ortaya çıkana kadar yalan toplumda yerleşir.
  • Gezdirdiğin hayvan ucuz olur.
  • Gezen tavuğun ayağında pislik olur.
  • Gişt, taşın altında kalmaz.
  • Gönlüm hoş olsun da varsın giysim kıldan olsun.
  • Gönlümün muradı olsun, yastığım taştan olsun.
  • Gönül camı bir kırılırsa artık birbirine yapışmaz.
  • Gönüldeki bir dert sırtladığın on yükten ağırdır.
  • Gördüyse benim, görmediyse hırsızım. (Kürtçe deyim)
  • Güçsüz adam iki kez kavga ister.
  • Gül dikensiz olmaz.
  • Gül o güldü, yağmur yağdı ıslandı.
  • Gülün değerini ne bilir; devedikeni ister kara eşek.
  • Güzel gözlerine sürme çekti, gençlerin gönlünü yakıp geçti.
  • Güzel gün gün başlarken güzeldir.
  • Güzel kadın ile akıllı erkek köyün başına beladır.
  • Ha rüzgâra karşı içilen sigara, ha samanlıkta yapılan sevişme
  • Ha taş testiye değmiş ha testi taşa.
  • Hadi sürüyü görmedin, boklarını da mı görmedin.
  • Hadi Şam uzak, hendek te mi uzak.
  • Hafif akıl ağır yüktür.
  • Hançer yarası bile iyileşir ama gönül yarası iyileşmez.
  • Haya, kadının şerefidir.
  • Hayır sahibi, kapı önü garibanına döner.
  • Helal ekmek kil olsa kopmaz, haram ekmek halat da olsa kopar.
  • Hem başını kırdırıyor hem de vergisini ödüyor.
  • Hem kiliseden oldu hem de camiden.
  • Her ağaç kendi köküne gölge yapmaz
  • Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var.
  • Her demirden kılıç yapılamaz(olmaz)
  • Her inek sağılır, her söz söylenmez.
  • Her ot kendi kökü üzerinde yeşerir.
  • Her sarı örgülünün yanı başında bir kaytan bıyıklı vardır.
  • Her şey incelikten, insan kabalıktan kopar.
  • Hırsız hırsızdan çaldı, yer gök titredi.
  • İçinde bir eşek yükü (barek=bir at, eşek yükü) bok duruyor ama bir laf durmuyor.
  • İki koçtan bir boğa olmaz.
  • İnsan “hak” dediği zaman; ırmak durur, su kesilir.
  • İnsan arkadaşının eşeğinden çabuk iner.
  • İnsan kendini kendi eliyle kaşımazsa kaşıntısı geçmez.
  • İnsan yaşlanır, gönül yaşlanmaz.
  • İşini sağlam yap, içine (kalbine) vesvese girmesin.
  • İyi at olsun da varsın nalı olmasın.
  • Kadın kaledir erkek tutsaktır.
  • Kalkarsa yatağı kalır, ölürse karısı kalır.
  • Kapını kapa, komşunu hırsız çıkarma.
  • Kapısı kapalı olanın gözü kapısı açık olandadır.
  • Kaplumbağa balığın artığını yemez.
  • Kara ayıplan, ağır utan
  • Kara eşek kendini ak görür
  • Kara gece yiğidin kalesidir.
  • Kara yüze is gerekmez.
  • Kariyi boşayan ardından bakmaz.
  • Karnını 2 ekmeğe alıştırma endamını 2 fistana alıştırma elbet bir gün yokluğunu da görürsün
  • Katır doğurmaz, tuz yeşermez.
  • Katıra ‘baban kim?’ demişler, dayım attır! demiş.
  • Kavgada olmayan aslan kesilir.
  • Kedi evde olmayınca fare Abdurrahman kesilir.
  • Kendimi tanıyıncaya kadar ömrümü bitirdim.
  • Keşke ile eller saç örgüsü demetine yetişmez.
  • Keşkelerin annesi babası (ailesi) yoktur.
  • Keşkenin ağacı yeşermez.
  • Kılıç kınını kesmez.
  • Kız yuvadan uçtuktan sonra; ha beşiğimin yanında, ha Muş’ta ne fark eder ki.
  • Kızarak ve bağırarak laf söylemek kadının silahıdır.
  • Kızın gönlü varsa gülümser.
  • Kil be kil sakal olur.
  • Kim yaptı demezler, kim söyledi derler.
  • Kimi yapar kimi yer.
  • Kimse kimsenin mezarına girmez.
  • Kimsesizlikten tekeyi bile adamdan saydı.
  • Kir gören el tok karnın üstündedir.
  • Kirpi yavrusunu, “ne güzel yumuşacık” diye okşarmış.
  • Korkak birinin kalbi hep çarpar.
  • Korkak yürekli ak göğsü göremez.
  • Korku eksiklik değildir, korkmamak fazlalıktır.
  • Köpek korktuğu yana havlar.
  • Köpek tüy kırpma ile tazı olmaz.
  • Köpekler kurttan (böcek kurt) ölmez.
  • Köstebek ne kadar toprağı kazarsa başına döker.
  • Kötü attım, isabet etti.
  • Kötülerin düşmanı değil kötülüğün düşmanı olun.
  • Köyden bir aile göçtü, köy rahatladı.
  • Kurdun adı çıkmış; tilki dünyayı yıktı.
  • Kurdun yağmurdan korkusu olsaydı kendine bir aba yapardı.
  • Kurt öldürür, karga yer.
  • Kurt sen gerçekten kurt olsaydın da yedi tane keçimi yeseydin.
  • Kuş kafasından kavurma olmaz.
  • Küheylan at, yiğidin haslarının altında koşar.
  • Marangozun kapısı bağlanmış ipten olur.
  • Merak etme, kimse bilemez içinde ne gizlediğini.
  • Minnet edeceğime mezarın altında olayım
  • Misafir üzerine gelen ikinci bir misafiri sevmez, ev sahibi ise ikisini de sevmez.
  • Muradımız olsun da ister taştan olsun.
  • Namussuzun postu geniş olur.
  • Ne yedi ne arkadaşlara verdi, kokuttu vadilere attı.
  • Nefsini ıslah etmeyen, başkasını ıslah edemez.
  • Nine inanmıyordu evlenmeye, evlendi şimdi de çocuk istiyor
  • Osuruğun kokusunu ilk yapan duyar.
  • Ölmüş eşek arıyor ki nalını kopara.
  • Ölmüş eşek kurttan korkmaz.
  • Ölü benim ölüm. Ne olduğunu ben bilirim.
  • Ölü, ağlamayla geri dönmez.
  • Ölüm ölümdür, hırıltı nedir?
  • Özgür bir tilki, bağlı bir aslandan iyidir
  • Renk renktir, kırmızı ünlüdür.
  • Sabahın kavgası akşamın hayrından iyidir.
  • Sakal bir karış kadar uzar, ama düşman dost olmaz.
  • Samanı ateşe verdi, rüzgârın önüne geçti.
  • Sana da ne soğuk yarıyor ne sıcak.)
  • Sap ile şeker Diyarbakır’a gittiler, şeker sustu oturdu, sap kalktı kendini övdü.
  • Sen Adamsın, sen insansın.
  • Senden çaba, Allahtan murat.
  • Sidik ilacına gitti kabız oldu.
  • Soğan ne kırmızı ne beyaz.
  • Sopa kimin önüne düşer, bilinmez.
  • Sorma ile insan Tanrı’nın evine kadar gider.
  • Söylemek zarardır, yapmak kâr.
  • Su içtiğin kaynağa taş atma.
  • Süzme baldır ama it postu içindedir.
  • Şam şekerdir ama vatan daha tatlıdır.
  • Tamah, kardeş öldürendir.
  • Taş ne kadar suda kalsa da yine de yumuşamaz.
  • Tavuk, kaza özenip suya girince boğuldu.
  • Tavuktur ama kaz yumurtası yumurtluyor.
  • Tazı zorla ava gitmez.
  • Tilki aslanın makamına geçti her tarafı darmadağın etti.
  • Tilki zaten deliğine zor giriyordu bir de kuyruğuna çalılık bağladı.
  • Tilki, yiyemediği üzüm için ‘zaten ekşiymiş’ der.
  • Tilkiden kurnaz yoktur, derisinden de çok yoktur.
  • Tilkinin tanığı kuyruğudur.
  • Tuttunsa bırakma, bıraktınsa ardına düşme.
  • Tuzak değilse, bu ne değnek ve iptir?
  • Tükürmüşler kurbağaya kurbağa demiş: Benim yüzüm denizden ıslanmıyor, tükürüğünden ıslanacak.
  • Ufak ufak doldur dağarcığını.
  • Uluslara git, gelenekler öğren.
  • Uzun dil sahibinin başına ağaçkakandır.
  • Uzun yol küçük adımlarla başlar.
  • Ücretsiz muska sahibini öldürdü.
  • Üç türlü dost vardır: yiyici, ırz düşmanı, candan dost.
  • Vadilerde dolaşma, kâbus görme.
  • Vermeyince mabut neylesin sultan Mahmut.
  • Ya değirmene gitmiyor ya da gidip değirmenciyi öldürüyor.
  • Ya gidersin ya ölürsün.
  • Yağmur denizin üzerine yağar.
  • Yalan Allah’ın düşmanıdır.
  • Yapağılı olsaydın sürü arasında olurdun.
  • Yaralı yarasını bilir.
  • Yavaş gittiğimde bela beni bulur. Hızlı gittiğimde ise ben belayı bulurum.
  • Yavaş yürüyorum, bela bana yetişiyor; hızlı yürüyorum, ben belaya yetişiyorum.
  • Yazık gençliğe, yaşlılık ardından geliyor.
  • Yedi sene sefere gitti geldi gene eski eşek.
  • Yel kayadan ne götürür?
  • Yemeğe uzanan el uzundur.
  • Yer aynı yer ama bahar aynı bahar değildir.
  • Yer pirinç olsun, su yağ olsun
  • Yılanın yavrusu zehirsiz olmaz.
  • Yiğidi yiğide kırdırıyorlar, sen oturmuş işkembe yıkıyorsun.
  • Yiğitlerin evi, altın çeşmesidir.
  • Yük eşeğe gelmiyorsa eşek yüke gider.
  • Yürek sofra mı ki insan herkesin önünde açsın.
  • Yüz acısın, karın ağrımasın.
  • Yüz koyunun sığdığı yere yüz bir koyun da sığar.
  • Zor, havucu kökünden çıkarır.

Yorum yap